EGO… EGOİST…EGOİSTİZ…
İSMAİL FAZIL ATABAY
190211
Edebya… Yolu gösterdiler sadece, bana yürümek kaldı.
***
Şu an okumakta olduğunuz yazı, bu değerli platformdaki ilk emekleyişimdir. Dilerim, bereketli lakırdılar dökeriz her seferinde.
Ben gazeteci değilim. Kendini gazeteci sananlardan da değilim. Keza, tek bir ideolojiyi yarım yamalak öğrenip yumruklayabilirdim etrafımı. Eleştiri adı verilen bir sığınak her zaman var nasıl olsa.
***
Sonu ‘ist’ ile biten kelimelerden bir liste hazırlamaya kalksak, herhalde dönüp dolaşıp başına kendi ismimizi koyardık. Kimse de bize egoist demezdi. Diyeni de zaten ‘kimse’ yerine koymazdık muhtemelen.
Fazla değil, küçük bir araştırmayla bile, sonu ‘ist’ ile biten birçok kelimenin kaynağının aslında egoizmden gelmekte olduğunu anlayabiliriz. Manayı misalleştirmek, en faydalı ve patik düşünce akış olgusudur.
Kapitalist: Tüm dünyanın şikâyet ettiği kapitalist düzen mantığı… Çıkarız meydanlara, ‘kapitalist düzene hayır!’ diye çığlıklar atarız. Sonra da ‘dur susadım, şuradan bir kola alayım’ deyip –ki her markayı beğenmeyiz, Amerikan kolası olmalı(!)- şikâyet ettiğimiz düzene destek veririz. Politik yaklaşımlardan geçip, genel öngörülere değinelim biraz da.
Kapitalizmin en önemli silahı, elbette moda kavramıdır. İnancımıza göre haram kılınmış olan israf, bu yenilikçi(!) dalda, dört mevsim yemyeşil yapraklarla var olur. Neden? Çok basit bir cevap: Egoistiz. ‘onda yok bende var’, ‘bunu giyersem herkesin gözü bende olur’, bu bilezikleri görünce eltim hasedinden çatlayacak’… Günümüzün normal(!) kibirli insan monologları… Zaten normal sayısı azaldıkça anormaller, normal olarak algılanmaya başlanır. Tıpkı bugün, bu ülkede algılandığı gibi… Müslüman’a yakışmayan kibri, kapitalizm kelimesiyle süsleyip ideolojileştirmek, kimlerin ne işine yarar, iyice düşünelim.
Feminist: Erkek egemen bir dünyada, bayanların ezik ve eksik asla olamayacağı mantığı… Ya da bunun bu şekilde lanse edilişi. Tam da inanç eksikliği yaşayanlara göre (biz erkekler de dâhil). Kimsenin inancı dört dörtlük olamaz elbette. Yanlış anlatmayalım, kimseyi hakir görmek haddimiz değildir. Bu yazının gerekçe geçiş noktasında kurulması gereken cümlelerdi bunlar.
İslam, bir hürriyet dinidir. Ayrıca zulüm, doğal bir ifadeyle ağza alınmayacak kadar kötüdür. Çünkü bu din, hak dindir. Bu bağlamda, kadına sunulan imkânlar zaten feminist olmaya ihtiyaç bırakmamaktadır. Kendini erkekten üstün gören kadın, sanıyor musunuz ki kendini başka kadından üstün görmez? Dinimizin kadına ve erkeğe sunduğu olanakları ve dinimizce yapılıp yapılmaması gerekenleri anlatabilecek kadar hokkalı bir kartvizitim yok. Ama omzumuzun üstünde peynir tenekesi de taşımıyoruz.
Ezcümle; egoist kadın, feminizmin doğup büyümesini sağlar. Birileri de bununla rant çarkını döndürür, cebini doldurur. İslam’a yapılan gayr-i nizami saldırılar, konun ayrı bir boyutudur.
Gönüller fazla yorulmasın diye örnekleri uzatmıyorum. Ama en ‘baba’sına değinmeden geçmek, suya girip de ıslanmamak olur.
Ateist: Tanrı tanımazlık mantığı… Komünizmin çıkış noktası. ‘insan daha ne kadar kibirli olabilir?’ dediğinizi duyar gibiyim. Fakat daha kibirlisi de var: Şirk koşanlar. Çoğumuz bu iki kavramı aynı zannederiz. Ateistlerde yaratıcı kavramı yoktur. Bunun yanı sıra ‘ben yarattım’ da demezler. Şirkin özü ise başlı başına ‘ben’ demekten ibarettir. Ateist, dünyanın ve içindekilerin kendi kendine oluştuğunu savunduğu için çıkış noktası olan egoizme fazla yaslanmaz.
Görüldüğü üzere ‘ist’ ile biten birçok kavram (ya da sıfat, hangisini sevdiyseniz), Allah korusun, inançsızlık çukuruna düşürüp üzerimizi çamuruyla örtebilir. Kibir; Müslüman’ın vazgeçtiği, vazgeçmesi gerektiği, dönüşü kolay olmayan bir yanlıştır.
***
Ben gazeteci değilim. Şimdi tutup ‘bu adam bunları yazıp da egosunu tatmin ediyor’ demeyin aman. Derseniz de ne yapalım, canınız sağ olsun.
Gözünüzü yorduk. Hakkınızı helal ediniz. Vesselam…
İSMAİL FAZIL ATABAY
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder