DOST'A
Yunus Can Şenol
Bir insanın hayatında ardından gözyaşı dökeceği kişi sayısı genelde bir elin parmaklarını geçmez. Onlar da ya anadır ya baba, ya yârdır yahut da bir dost. Çoğunlukla ilk üçünün ayrılığı, vedası veya ölümü kor arda kalana. Son saydığım dostu ise herkes bulamaz ve herkes de dostunun ardından ağlamaz. Nadir bir durumdur. Tabii bu benim düşüncem. Belki de daha önce tecrübe etmediğim bir duygu olduğu için böyle düşünüyorum, daha doğrusu düşünüyordum ta ki düne kadar. Zamanında liseye şehir dışına gittiğimde babamla ayrıldığımız ilk günü çok net hatırlıyorum. Ben ağlamamak için kendimi zor tutarken, sokak lambasının yüzüne yansıttığı ışıkta babamın gözünden bir damla yaş aktığını görmüştüm. O an içim paramparça olmuştu ve zar zor zaptettiğim gözyaşlarım, babamla vedalaşmamın ardından, o arabayla uzaklaşırken dökülüvermişti yanaklarımdan.
Dün ise çok farklıydı... Kanımdan canımdan bildiğim, kardeşlerimle bir tuttuğum, bu
dünyada bir eşini daha bulamayacağımı bildiğim tek dostumla vedalaştım birkaç ay için bile olsa. Döneceği güne dek son kez sarıldığım o insan da karşımda tıpkı benim gibi ağlamamak için kendisine hakim olmaya çalışıyordu. Tıpkı o liseye gittiğim zaman babamdan ayrıldığım gibi, onunla da vedalaşır vedalaşmaz kendimi tutamayıp ağlamaya başladım. Allah biliyor ya böyle hissedeceğimi düşünmemiştim hiç. Ayrılıklar her daim zamansız gelir insanın yaşamına ve engel olunamaz çoğu zaman. Kaçınılmaz olduğu hissini verir, sanki buna mahkummuşuz gibi. İşte ben de o mahkumiyeti yaşadım hiç istemeden. Ne kadar gülüp geçerek olup bitmesini istediysem de beceremedim bu ayrılığı kafamdaki gibi yaşamayı.
Ve gitti dost... Meçhul bir zamanda geri dönmek üzere gitti. Gidişlerin dönüşünün olacağını bilmek biraz olsun ferahlatıyor yüreği. Kaldığı yerden devam edeceğini bilmek de öyle. Bunlar gibi birçok teselli verici cümle kurabilirim kendime. Fakat ne çıkar ki sadece kendimi kandırmış olurum böyle yaparak. Netice belli değil mi ne dersem diyeyim? Değişmez ki hiçbir şey. O artık bambaşka bir havayı çekecek ciğerlerine, bambaşka bir toplumun içinde yaşamaya çalışacak, ikimiz aynı dilin ve kültürün hakim olmadığı ayrı coğrafyalarda olacağız bir süre. Telafisi olmayan günler, saatler, dakikalar geçip gidecek birbirimizden ayrı. Aynı demlikten doldurulmuş birer bardak çayı içemeyeceğiz karşılıklı oturarak, birbirimizin dertlerini, kederlerini, neşelerini yüzyüze paylaşamayacağız. Her akşam gelip de beni alıp kendine muhabbet ortağı sayacak kimsem olmayacak. Saatlerce beni bekleyip, ben gelmeyince çekip gidecek, daha sonra da bir telefonla sırf ben olduğum için bunu sinesine çekecek kimsem olmayacak. Birbirimize kendimizce akıl da veremeyeceğiz ukala bir biçimde. Her tavla oynayışımda, bana sırf zar geldiği için onu yendiğimi söyleyip sinir edecek kimsem olmayacak. Beni düşünen, bana göre günün geri kalanını planlayan, arasıra kıllığına hesap muhabbeti yapacak, Beşiktaş'a laf sokmak için fırsat kollayacak kimsem olmayacak birkaç ay için bile olsa. Kardeşim olmayacak velhasıl belli bir müddet.
Gönül buna da alışacak muhtemeldir ki bir zaman sonra. Onun kadar olamayacak olsa da başkalarıyla da sohbetin tadını alacak dilim. Yine de onun gibi olmayacak işte. Bunu bilmek, bunun farkında ve bilincinde olarak yaşamak koyuyor en çok. Geleceksin değil mi dostum? Yine oturup karşıma, beni zıvanadan çıkarana kadar sinir edecek cümleler kuracaksın değil mi? Sensiz kalmayacak değil mi bu kardeşin? Çok bekletme beni. Mahcup da etme sakın, sık dişini, burada nasıl götürdüysen onca yükü tek başına, aynı şekilde emek vermeye devam et ve buralara alnın açık, gittiğin gibi dön! Sana her zaman imrenmişimdir azmetme konusunda. Bu düşüncemi de boşa çıkarma asla. Kendine yakışan neyse onları yap yine ve kolla benliğini bütün mevcudiyetinle. Asla şahsiyetinden ödün verme, olduğun insandan vazgeçip, bambaşka biri olarak gelme buralara sakın! Seni sen yapan, seni bana can yapan değerleri muhafaza et! Buralar sensiz hep eksik kalacak, ama geri döndüğünde, giderken ardında bıraktığın boşluğu aynı şekilde doldur muhakkak. Seni her zaman olduğu gibi bekleyecek kardeşin, gözü ardında kalmadan. Hakkında her şey hayırlı olsun. Yaradana emanetimsin!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder