15 Nisan 2016

KUR'AN ÇOCUKLARI BOYNU BÜKÜK KALMASIN

KUR'AN ÇOCUKLARI BOYNU BÜKÜK KALMASIN
M.Uysal

Kızım dolayısıyla Kız İmam Hatip Lisesine sıkça gidip geliyorum. Okulun hemen bitişiğinde Tavşanlı Kavaklı Kız Kuran Kursu var. Her geldiğimde merakla o tarafa bakıyorum. Binadan arı kovanından gelen seslere benzeyen sesler yükseliyor belli belirsiz. Kur'an sesi.

Nasıl bir yer?

Dün bir vesile ile ziyaret imkânı buldum. Zira Kavaklı Kız Kuran Kursu Tavşanlı'nın ve Türkiye'nin en güzide kurslarından birisi. Birçok defalar Tavşanlı'mızın ve dünya çapında da ülkemizin göğsünü kabarttı. Şu an onlarca kızımız eğitim görüyor. Ziyaretim sırasında önce etrafı gezdik, bahçede dolaştık. Önce sesler... Pencere önlerinden geçerken uzaktan duyduğum sesler şimdi daha yakındı. Emin olun Kur'an sesleri yüreğimi derinden etkiledi. Bu başka bir şey… Bu çocuklar Kur'an'ı diri tutuyor şehrimizin güzel bir okulunda. Bahçede gezerken sadece kupkuru alanlar gördüm. Hala geziyoruz ama oyun oynamak, vakit geçirmek veya oturmak için pek bir şey yok. 2015 kışında var olan geniş çardak yıkılmış kar dolayısıyla. Geriye birkaç şey kalmış. Çocukların oynaması için küçük bir alanda voleybol sahası var hemen bitişiğinde bir adet pota. İkisi aynı anda kullanılamıyor. Hafızlığın nasıl bir süreç olduğunu bilmiyorsanız diyeceklerimi pek anlayacağınızı sanmıyorum. Günlerinin çok büyük bölümü ders çalışarak geçiyor. Yatılı kalıyorlar. Haftalık izinleri çok az. Üstelik kız çocukları bunlar ve çarşıda gidebilecekleri çok sınırlı yerler var. Hafızlık bitene kadar en az bir yıl veya iki yıl orada fedakârlık yapacaklar. Bu çocuklar da bizim çocuklarımız gibi enerji dolu ve hayat dolu. Hafızlık yapıyorlar diye
duyguları ve enerjileri yok olmuyor. Kendimi onların yerine koydum. Ne isterdim?

Hafız çocuklar ne istiyor?

Tavşanlı halkı oraya saray gibi iki büyük bina kazandırmış, hafızlık yapan kızlarımızın her işi düşünülmüş. Yalnız bahçe mahzun duruyor. Çocuklar bahçede hayat buluyor zira. Düşünsenize bahçe olmazsa hayat olur mu? Bahçeleri yeterince geniş ancak maalesef boş... Belediyemiz şehrimizin birçok yerine çok güzel yerler yaptı. Spor aletleri, park malzemeleri yerleştirdi. Bu çocuklar yaptıkları hafızlığın gereği olarak oradalar ve o güzel şeylere erişme imkânları yok. Bahçelerinde mutlu olmalılar. Bahçelerinde kafalarını, zihinlerini dinlendirmeliler. Bahçelerinde tekrar vahye hazırlanmaları gerekiyor. Düşünsenize havalar ısınmış, etraf çiçek açmış, insanların içi içine sığmıyor. Hele çocuklar ve gençler... Ya bu hafız kızlarımız? Bahçelerinde mahzun mahzun parke taşlarını sayarak mı dinlenecekler? Böyle gurur kaynağı bir yeri bu baharda sevinçle doldurmalıyız. Sanırım bu konu daha önce çardağın yıkılması vesilesiyle belediyeye iletilmiş ancak üzerinden uzunca bir zaman geçmesine rağmen henüz bir gelişme olmamış. Hoca Hanımlarla görüştüm, ne istiyorsunuz, çocuklar burada neler istiyor, diye. Anlattılar…

Belediyemize düşen

Çocuklar güzel bir bahçede dinlenebilmek, güzel vakit geçirmek, arkadaşları ile oyunlar oynamak, hatta orada bile salıncaklarda karşılıklı ders çalışmak istiyorlar. Ders çalışmak mı? Evet, salıncaklarda karşılıklı… Bir vesile ile Manisa’da görmüşler şu dört kişilik, karşılıklı oturularak sallanan salıncakları. Efendiler, onlar Kur’an hafızlığına talipler ama bilin çocuklar. Bu güzel kurumu gezip görmek istemiştim ama eksikleri görünce etrafa bir daha baktım. Bahçe duvarlarında ressamlarımızın narin ellerinden çıkan resimler olsa, rengârenk olsa duvarlar. Etraf çiçeklerle dolu olsa, oturma grupları, oyun grupları, spor grupları olsa… Sabahları birlikte bahçede çay içebilecekleri çardakları olsa, akşamları o çardağın altında Kur’an bülbülleri gibi sessizce kendi aralarında baharın ılık rüzgarı ile şakısalar. Ah, çok şey mi istiyorlar? En çok onlara yakışmaz mı? Değerli belediye başkanımız Mustafa Güler’in bu konularda ne kadar hassas olduğunu hepimiz biliyoruz. Yine biliyoruz ki, şehrin işi çok fazla. Her yere yetişemiyor. Yalnız Kur’an adına, hafızlık yapan o güzel çocuklar adına istirham ediyorum, lütfen buraya bir el atın. Çok büyük bir külfeti olmayacaktır. Lakin çok büyük bir manevi yatırım olacaktır.

Ressamlarımıza düşen

Şehrimizde çok ressam var. Özellikle ressam hanımlarımızdan ricam lütfen orayı bir kez ziyaret edip neler yapabileceğinize bir göz atın. Eminim sizin sanat ve incelik dolu gözleriniz çok daha güzel şeyler görecek ve planlayacaktır.

Bahar geldi. Bahar ve yaz geçmeden, hafızlık yapan kızlarımız, çocuklarımız içlerindeki kelebeği uçurmadan yetişelim. Bir güzel bahçe hediye edelim onlara. Hem de en güzelini, hiçbir masraftan kaçmayarak. Lütfen daha fazla geç kalmayalım.











1 yorum:

  1. Mustafacim gözlemin ve sonucunda duyarlılığın ve ilgililerin dikkatini cekmen fevkalede oradaki genclerimizin sosyal ve psikolojik gelişimleri çok önemli bunun yanında Türkiye deki hafızlık muesseselerininde tartışılması gerekir inancındayım.ülkemizde herşey çok hızlı gelişiyor ve değişiyor bir değişmeyen tartışılmayan ve gelişmeyen eğitim sistemimiz aynı zamanda hafızlık sistemimiz birilerinin kral çıplak demesi lazım her fırsatta söylüyorum ama icraata dokemedim sadece bülbül gibi şakıyan gönülleri mest eden hafız ve hafizelermi yoksa!selamlar

    YanıtlaSil