14 Ağustos Ne Olacak?
M.Uysal
O gün ne olacak?
Hepimizin dilinde ve aklında bu soru var.
Peki, bu soru nereden çıktı?
FETÖ mensupları, Türkiye'yi yani kendi ülkelerini bu tarih ile tehdit ettiler de oradan çıktı.
Sosyal medya vb. mecralarda sürekli bu tarihi ülkelerinin gündemine tehdit olarak soktular. Yani ülkelerini tehdit ettiler bu tarih ile.
Bunun üzerine insanlarda bir tedirginlik oluştu. Oluştu, zira daha 15 Temmuz 2016 gecesi korkunç bir darbe girişimi ile sarsılmıştı bütün ülke. O yapının neler yapabileceğini görmüştü insanlar. Yani, boş beleş bir tehdit bile olsa Gülen'in sürekli şifreli, kapalı, acayip üslubundan
çıkarıcak şeyler olabilirdi. Paranoya seviyesine gelmedi belki ama sonuçları itibariyle devletin en üst kademesine kadar halkın diline bu soru pelesenk oldu: 14 Ağustos'ta ne olacak?
Öyle senaryolar yazıldı ki, akıl alacak gibi değil. İnsanlar o gece yaşananları gördükten sonra bu örgütün her şeyi yapabileceğinden yola çıkarak en uçuk senaryoları bile kaleme aldılar.
Kendi adıma, o gün ne olacağını bilmiyorum. Lakin, şu kadarını biliyorum ki, bu örgüt kendi ülkesini tehdit etme cüretini gösterdi. Kendi ülkesini alçaltmak ve kendi insanının canını yakmak üzere büyük bir tehdit savurdu. Bu unutulur bir şey midir? Bu kabul edilebilir bir şey midir? Bu nasıl insanlık ve dahi nasıl Müslümanlıktır? Bu örgüt ne ara bu kadar canavarlaştı?
Kendi ülkesine savaş ilan edecek hatta kendi ülkesini tehdit etmeye devam edecek kadar ne yaptı bu ülke onlara?
14 Ağustos günü ne olacak bilmiyorum ama şunu kesin biliyorum: Allah büyük ve tuzak kuranların tuzaklarını başına geçirmesini de bilir. Bunu bazen bizim elimizle yapar bazen başka sebepler yaratarak yapar. Biz, ancak Allah'a güvenip dayanırız. Ancak O'na ibadet eder ancak O'ndan yardım dileriz. Sahibimiz Allah'tır. Allah bize yeter, O ne güzel vekildir. Biliyoruz ki, bize asla kaldıramayacağımız bir yükü yüklemez. İmanımız ve güvenimiz tamdır. Dua kadar güçlüyüz. Bu ülkenin her ferdi diyor ki gönülden:
Allah'ım, bizi zalimlere teslim etme.
Bizim dostumuz sensin, kafirler, zalimler, fasıklar topluluğuna karşı bize yardım et.
Bizi zelil etme.
Bizi düşmanlarımız önünde perişan etme.
Bizi adil ve güçlü bir ümmet kıl.
Başımızı Senden başkasının önünde eğdirme.
Zalimlerin ezdiği bütün dünya mazlumlarına yardım için birliğimizi dağıtma Allah'ım. (Amin)
Tehdit ettiğiniz şey her neyse korkmuyoruz. Hele Allah'tan korkar gibi insanlardan asla korkmuyoruz. 15 Temmuz gecesi şehit olanlara bakıp utanan ve imrenen bunca insanı belki görmediniz ama onların Allah'a verdikleri sözleri her yerde duyar gibiyim.
Hocasının talimatı ile ahiretini bile yakacak kadar yani cehennemi bile riske etmiş hastalıklı bir din anlayışından bahsediyoruz. Bunu anlamak mümkün değil Kur'an'dan öğrendiğimiz din ile.
Bu ülkeyi tehdit etmeyecektiniz... Bunu unutmayacaktır bu millet.
Şunu unutmayın ki, ülkenizi tehdit ettiğiniz şey her neyse bir kez daha düşünün... 15 Temmuz gecesi yaptığınız şey bizi dünyaya rezil etti. Ülkemizin geleceğini kararttı. Yapacağınız şey İslam aleminin dünyadaki tek umudu olan bir ülkeye zarar vermek şeklinde gerçekleşecek belki de. Bir kez olsun akıl etseniz... Bu ülkeyi elinize geçirince size yönetimi verecekler ve siz de dünyayı kurtaracaksınız, öyle mi? Bu mümkün mü peki? Sizi örgütleyen bu güç bunu size bırakır mı? Dünyada bunun başka örnekleri yaşandı, hiç mi görmediniz? Allah'ın davası hiç bu denli sinsice yürümüş müdür? Yapmayın... Kendi iyiliğiniz için. Dünya ve ahiret saadetiniz için. Belki siz dünyanızı ve ahiretinizi yakmış olabilirsiniz (Allah'ın olmayan böyle bir emri kimden aldınız?), biz yakmadık. Biz ahirette hesap vereceğimiz sorumluluğu ile yaşıyoruz.
Her neyse...
14 Ağustos tehdidinizi biz duyduk, Allah duydu... Bu ülkede ve dünyanın her yerinde bozgunculuk çıkarmak hoşunuza mı gidiyor? Siz iyilik adına yaptığınızı sanıyorsunuz belki ama bu son fırsat... Kendinize gelin ve doğru olanı yapın.
Kimin hangi güne çıkacağı belli değil. Ölüm mutlaka gelecek. Önemli olan Müslüman olarak ölebilmek.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder