diyanet etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
diyanet etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

02 Aralık 2017

Diyanet Tebrik

Diyaneti Tebrik
M.Uysal

Diyanet çok hızlı çıktı, tebrikler.
KARA CUMA konusunda hemen hutbe yayınladılar.
Sonra...
Peygamber terliği, rüya gördüren muska, yanmayan kefen, bilmem neli su, aldatan dualar, kendi kendini cennetle müjdeleyenler, peygamberle görüşmeye devam eden garaip tipler...
Hangi birisini sayayım?
Diyanet bunlar için de bir hutbe ayarlasa sizce fena olmaz mı? Geç kalmadı mı?
Tabi, kara cuma eleştirisinin ucu Türkiye'de bir yere dokunmuyor, eleştirmek kolay. Yukarıda saydıklarım kara cuma söyleminden bin defa daha yıkıcı faaliyetler ama ucu bir yerlere dokunuyor tabi.
Haydi be Diyanet, göreyim seni, bir hutbe de bunlar için okut eğer bunların batıl olduğunu düşünüyorsan. Bunların batıl ve sapma olduğunu düşünmüyorsan da açıkça söyle biz de bilelim. Biz de onlara tabi olalım, değil mi ama doğru ise biz zaman kaybetmeyelim. Yanlışsa ülke bir kez daha batmasın.

Diyanet İşleri Başkanlığı

23 Haziran 2017

Camide Kadın Azarlamak

Camide Kadın Azarlamak
M.Uysal
Zaman: 23 Haziran 2017 Cuma namazı
Yer: Herhangi bir yer.
Olay: Kadınların cami içinde azarlanması.

Ramazanın son iki günü.
Cuma namazı için camiye geldik.
Kalabalık.
Vaaz bitti, ezan okunuyor ve herkes yer bulmaya çalışıyor. Haliyle bir gürültü var.
Kadınlar tarafından konuşma sesleri de epey artıyor. Daracık yere yerleşmeye çalışıyorlar.
Tam bu sırada erkelerden birisi kadınlar tarafını ayıran ahşap panele sert sert vurarak kadınları azarlıyor. (Bu sertçe yapılan ilk vuruş. İkinci vuruş sanırım sünnet bittikten sonra daha hafif oldu.) Bu hareketin kadınlar tarafından nasıl algılandığı bir tarafa... Erkekler tarafında öfkeye sebep oldu. Kendi adıma söyleyeyim kadınlara yapılmış bu hareketi sevmedim, hatta nefret ettim. Erkekler konuşurken bu kadar sert değilsiniz. Camide bari kadınları ezmeyin.
Yanımdaki adam:
Kına evi mi burası kardeşim, diye söylendi.
Ben daha yüksek sesle söyledim, benden büyük adamı resmen tersledim:
Ne olacak konuşsunlar, biz de konuşuyoruz caminin erkek olan her yerinde.
Adam devam etti:
Camide dünya kelamı konuşulmaz...
Cevap verdim:
Konuşulur, bir şey de olmaz! Az önce sen dünya kelamı ettin ama, biraz yer açın, dedin. Bu ayet miydi?
Kim yasakladı kardeşim camide konuşmayı? Nerede böyle bir yasak var? Kur'an okununca susup dinleriz, vaaz edilirken ayıp etmeyiz, farza durulduğunda öküzlük etmeyiz... Daha ne?
Gelelim kadınların durumuna...
Camilerimizin her yerine yazılsa, bu cami erkeklere aittir, haktır. Kadınlar gelmemeli hele haram sesleri ile (!) hiç konuşmamalılar. Zaten gelmekle suçlular bir de sesleri çıkmasın(!)
Bu camide kadınlar için ayrılan yer çok küçük ve kadınlar oraya sığmaya çalışıyorlar bu arada yer açmaya çalışırken gürültü oluyor. Ne sandın şapkalı amca, yemek tarifi mi veriyorlar?
Aynı camide teravih için gelen kadınlara tamamıyla üst kat tahsis ediliyor ve çok fazla kadın geliyor üstelik gece vakti. Az dengeli olun be kardeşim. Cuma için de bu kadar kalabalık gelseniz üst kat yine sizin.
Cami içinde yukarıda saydığım haller dışında biri beni susturmaya kalkarsa emin olun terslerim, sakın denemeyin.
Son derece çirkin bir tavırla kadınlar bölümünün ahşaplarına vurmak alçaltıcı ve küçültücü. Ben orada bulunan bir kadın olsaydım "Elin kırılsın!" diyebilirdim... Bu kadar ciddiyim.
Hiç kimsenin kadınları böyle aşağılamaya hakkı yok.
Bütün camileri erkeklere özel yapan biziz. Erkek egemen cami inşa eden biziz. Kadını camilerde yok sayan biziz... Geldikleri zaman da pişman edecek kadar ezip azarlayan yine biziz... Var mı böyle yağma, Allah sormaz mı?
Camiyi erkeklerin ibadethanesi zanneden kadın, Allah'ı da erkeklerin tanrısı sanmıyordur inşallah. (Ki, öyle sansa yeridir bin yıllık birikim sayesinde.) Kimse sizin yerinize mücadele etmez. Şeytanın en büyük askeri feministler de size yardım edemez haklarınız konusunda. Kalkın ve Allah'ın verdiği hakları alın. Yoksa siz, yine kendinizi ezen erkek çocuklar ve yine kendi ellerinizle ezdiğiniz ve hep ezilecek kız çocuklar doğuracaksınız, toptan bir ümmet yetiştiremeyeceksiniz. Bize kalırsa, zırnık bile koklatmayız. Diyanet İşleri Başkanlığı çocukların hakkını savunuyor şimdilik umarım sıra size de gelir.



27 Şubat 2017

Şehir Merkezi ve Tuvalet İhtiyacı

Şehir Merkezi ve Tuvalet İhtiyacı
M.Uysal

Tuvalet çok önemlidir.

Tuvalet yoksa pislik ve barbarlık vardır.

Bir sabah namazında şehrin camilerinin tuvaletleri kapalıysa bu daha vahimdir.

Cami tuvaletleri konusunda Diyanet İşleri Başkanlığı nasıl tedbirler aldı bilmiyorum, orası ayrı konu. Bir sabah namazı sonrası veya öncesi cami tuvaletleri kapalıysa ve sebebi orada gece vakti kötü şeyler olması ise konu daha da vahim.

Yaşadığım şey şu: Sabah namazında arkadaşım tuvalet için ayrıldı. Camilerin tuvaletleri kapalı maalesef ve polis karakoluna girmek zorunda kaldı. Ne kadar acayip değil mi?

Avrupa şehirlerinde durum nasıl acaba?

Onlar da şehir merkezlerinde tuvalet ihtiyacı için kilise tuvaletine mi gidiyorlar yoksa belediyeler umumi tuvaletler mi inşa ediyor?

Sanırım burada belediyenin de sorumluluğu olmalı.

Gece vakti çok yaşadık bunu değil mi? Şehir merkezindesiniz ve tuvaletler kapalı. Ne yapacaksınız?

Kendi kulaklarımla birinden duydum, şehir merkezinde gece vakti maalesef açık tuvalet olmadığı için altına yapmak zorunda kalmış.

Tuvalet işini camilere yüklemekle belediyeye yüklemek arasında kalmıyorum. Burada belediye cami tuvaletlerini epey elden geçirdi.

Sorun şu: Gece vakti yahut sabah namazında tuvaletler kapalı.

Sorunun kaynağı şu: Tuvaletler kötü maksatla kullanılıyor gece vakti.

Yani? Bu durumda yapılması gereken tuvaletleri kapatmak mıdır?

Ne kadar kolay ve kökten çözüm(!)

Bu konuda sağlam adımlar atılmalı. Bugün benim yaşadığımı daha sonra siz yaşarsınız.

Tuvaletler medeniyetin göstergesidir.

Cami tuvaletleri ise “Temizlik imandandır.” Diyen o dinin mensuplarının ne durumda olduğunu haber verir. Bu konuda imamlara bir şey demek istemiyorum. Cemaat de sorumludur. Tuvalet temizlemek pis bir iş değildir. Temiz bir iştir. Bu yönüyle bakın. Temizlemezsek daha da kirleniriz. Açık tutmazsak başka yerleri de kirletiriz.

Belediye ve müftülük bu konuda ne düşünüyor, nasıl bir çözüm düşünüyorsunuz?

09 Ocak 2016

DİYANET ATALAR DİNİNİN KURBANI OLDU

DİYANET ATALAR DİNİNİN KURBANI OLDU

Mustafa Uysal
Bu soruya gerçekten Diyanet cevap verseydi, şöyle demeliydi: Kardeşim, git bir tedavi ol ve Allah ile bağını kontrol et, imanını yenile!
Ama, hayır. Biz atalarımızın kurduğu dini hükümleri dondurduk ve artık aklımızı kullanmayacağız. Allah da bizi böyle pislik içinde rezil bir şekilde bırakacak. Kanun böyle, aklını kullanmayan pislik içinde kalır.
Mehmet Akif gibi,
“Doğrudan doğruya Kur’an’dan alıp ilhâmı,
Asrın idrâkine söyletmeliyiz İslâm'ı”
Diyemediğimiz için ve eskileri neredeyse sorgulanamaz rabler ilan ettiğimiz için başımıza daha terörün her türlüsü ile böyle rezaletler gelmeye devam edecek.
Diyanet, korumaya çalıştığım veya beğendiğim bir kurum falan değil. Dini tekeline alan bir yapı. Elbette devleti kurup her şeyi tekel altına alanlar tarafından icat edildi. Diyanet'in halini biraz düzeltmiş olması,