Önce size bir bilmecem var. Bakalım aşağıdaki tariflerden yola çıkarak bahsi geçecek olan şeyleri tahmin edebilecek misiniz?
20 cm. derinliğinde 2 metreye 1 metre genişliğinde.
Bazı yerlerde 30 cm. derinliğinde 1 metrekare genişliğinde.
İçine çocuk gömseniz sığar.
Yağmur suları ile dolduğunda pis bir kovboyu temizleyecek kadar su birikir; küvet misali.
Yüzme bilmeyen çocuklarınıza yüzme öğretebileceğiniz derinlikte olabiliyor yağmur yağdığında.
Ufak çaplı bir makam koltuğu sığacak kadar derin ve geniş. Koltuğunuzu oraya gömebilirsiniz. Siyasi mezarlık olacak kadar çok üstelik.
Bahsi geçen çukurlar Değirmisaz yolu olarak bilinen yol üzerinde şu an mevcut çukurlar. Tam olarak tarif edeyim, Emet yolu üzerinde Sekbandemirli Köyüne doğru ayrılan bir yol var. Yol oradan Sekbandemirli, Dağdemirli, Kışlademirli, Dereli Hamamı, Değirmisaz, Kızılbük, Balıköy istikametine gidiyor. Bu yolu kullanan kaç köy var diye saymaya kalkarsak en az 40 köyü rahatça sayabilirim.
Sorun nedir?
Sorun şu ki, bahsi geçen yol üzerindeki çukurlar yukarıda bahsi geçen tariflerden daha korkunç durumda. Bir kez yolculuk yapın ve lütfen kendiniz görün yolun durumunu. Gece vakti yolda araçlar göreceksiniz. Onlar çukurları göremeyen talihsiz sürücülere aittir.
Yol o kadar berbat ki emin olun o yol boyunca kaç tane çukura girip çıktığınızı sayamazsınız. Kaçtıklarınızı hiç hesaba katmayın bile.
Gelelim işin özüne.
O yol kime ait kardeşim? Karayollarında iken biri köy hizmetlerine geçirtmiş, köy hizmetlerindeyken birisi karayollarına aldırtmış. En son kimin elinde kaldı bilmiyorum. Balıköylüler kendi aralarında vekilimizle ilgili özel imalarda bulunuyorlar. Sanırım seçimin kaybedilmesinden sonra bir şeyler oldu orada ama tam olarak bilmiyorum. Örneğin yeni başkanın vekiller nezdinde çok sayıda girişiminin olduğunu biliyorum. Sonuç alamamıştı. En son aldığım bilgiye göre ise yeni başkan, Soner Aksoy ile görüşmüş ve yolun asfaltlama çalışmasının 15-20 güne kadar başlamasını bekliyor. Balıköylüler aynı zamanda İl Genel Meclisi üyelerinin de kulak ardı ettiklerini söylüyorlar, yolu. Buna çok şaşırdım aslında. İl Genel Meclisi üyelerinden bir tanesi bizzat Balıköylü ve orada ikamet ediyor. O yolu da en çok kullanıyor olması lazım toplantılara gidip gelmek için.
En son geçen hafta sonu Süleyman Korkmaz (52 yaşındaydı) motosikleti ile o yolda kaza yaparak öldü. Sonra, aracının lastiğini kestirenleri mi ararsınız, jantlarını yamuktanlar mı, amortisör patlatan mı? Ne tür bir sakatlık ararsanız o yolda var.
Katil yolun hesabını kim verecek sizce?
Siyasiler oradaki köylerden, beldelerden bir daha oy istemeyecekler mi? O değersiz köylüler temiz ve güvenli bir yolu hak etmiyorlar mı yoksa? Geçen yaz da aynıydı bu yol. Nedir ki yani bütün Türkiye duble yolla kaplandı da bir buraya mı paramız ve gücümüz yetmedi?
O yolu ben de kullanıyorum ve işin kötü tarafı ben de motosikletle geçiyorum oradan. En son ölümlü kazadan sonra ne hissetmemi bekliyorsunuz? Katil yola kim sahip çıkacak diye merak ediyorum. Emin olun öleni hemen oraya gömecek kadar çok çukur olduğu gibi siyasileri de gömecek kadar çok çukur var orada. Allah sormadan siz kendinize sormalısınız bu hesabı. Bu yol çekişme amacı ile yapılmadı, ulaşım için yapıldı. Lütfen amacına uygun kullanabilelim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder