Gaflet Biter mi?
Yunus Can Şenol
Sabahın ilk ışıkları henüz yeryüzünü aydınlatmamışken kalkmış olmanın
dinçliği ve Anadolu'nun bu soğuk ama yalnız şehrinin verdiği huzur, bu
sabahı diğer günlerde olduğundan farklı kılacak benim için. Besbelli,
bunu tüm bedenimde hissediyorum. Gün içinde yaşayacaklarım,
göreceklerim, duyacaklarım sanki şimdiden, benim olağandışı hissetmeme
sebep olacaklar gibi. Sabırla günün akmasını bekleyeceğim.
Güneş ilk kez yüzüme vurup da soğuğun sızlatan acısını bir nebze
olsun dindirdiğinde son yudumumu aldım çayımdan. Vücudum uyandı çoktan,
ama zihnim hala derin rüyalar görmekte. Hele bu şehrin, dengesiz, ne
zaman nasıl olacağı belli olmayan havası adeta beni sarhoş ediyor ve
yarım aklım da uçup gidiyor.
Artık uyanmam gerek biliyorum bu bitmek tükenmek bilmeyen gafletten.
Gözlerimi sonuna kadar açıp etrafımda olanlara gerçekçi bir gözle
bakmalıyım. Yoksa içinde hapsolduğum bu hayal dünyası güzel ömrümü
tüketecek, ben mışıl mışıl uyurken. Içimden tekrarlıyorum usulca:
"Rabbişrahli sadri, rabbişrahli sadri, rabbişrahli sadri..."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder