09 Ekim 2008

ONLAR ŞEHİT OLUR BİZ MİTİNG YAPARIZ


ONLAR ŞEHİT OLUR BİZ MİTİNG YAPARIZ

Her gün şehit haberleri geliyor.

Terör örgütünün aramızdan aldığı canların cenaze törenlerini izliyoruz. Gün oluyor 15-17 oluyor sayı…

İşte o zaman haydi miting yapalım diye bir fikir geliyor aklımıza. Haydi gazımızı atalım. Şehitlerimize duyarlı olduğumuzu ortaya koyuyoruz. Ülkemizdeki gelişmelere duyarlı olduğumuzu ortaya koyuyoruz, güya.

Ben de anlamadım.

Toplum olarak mitinglerle önüne geçebileceğimiz birçok meseleyi mitinglerle protesto etmedik bu güne kadar. Sessiz kaldık. Mitinglerle mesajımızı anlamayacak hangi konu varsa gittik miting yaptık. Miting mesaj veriyor, diyor ki: PKK kahrolsun. Paşam bizi de al askere. Yok ol PKK!

Tabi niye olmasın, siz istediniz ya yok olacak tabi! Siz bağırdınız ya elbette Allah terörü kahredecek!

Mesaj kime karşı, kimin için?

Mitingde verdiğiniz mesaj kimeydi Allah aşkına?

Kahrolsun PKK! İyi güzel.

Aponun p.çleri! Ne oldu bize, ağzımıza yakıştı!?

Paşam bizi de al askere! Götürün hepsini.

Ne demek istendiğini anlıyorum elbette. Bazen olur ki, ne demek istediğinizin hiçbir anlamı olmaz. Ne demek istediğinizi açık seçik söylemeniz gerekir. Bu ülkeyi seviyoruz. Ve zannediyoruz ki, bu ülkeyi sevdiğimizi canhıraş biçimde göstermek yetecek. Sevmenin hiçbir şeye yetmediğini, heyecanın hiçbir meseleye çözüm olmadığını unutuyoruz.

E, miting de yaptık. Görevimizi yerine getirdik arkadaş.

Gerisi?

Gerisini görevliler yapsın.

Hani askere alınmayı istiyordun?

Bırakalım şimdi bu gazı alınmış insan mantığını.

Toplumun olayları sindirmesi için gazı alınır bazı zamanlar. Miting de bunlardan biriydi. 17 şehidimiz vardı, kızdık, üzüldük, miting yaptık. Şiirler okuduk, nutuklar dinledik, mehterle tüylerimizi diken diken yaptık.

Daha ne istiyorsun lan!!!

Ne diyorsun lan sen!!!

Ya, işte böyle. Benim işim buraya kadardı. Bunları konuşmak zor. Hemen karşınıza dikilip bağırıyorlar. Kimsin sen vatan haini mi?

Kimse sorularını getirmemiş meydana. Bayraklarını alıp gelmişler ama sorularını getirmemişler. Koca ülkenin düştüğü acziyeti yanında getirmemiş kimse. İçinde bulunduğumuz komik durumu cebine koymuş herkes, sanki dünyanın en güçlü toplumuymuş, sanki bir doğruluverse komple etrafını yıkarmış gibi tavırlar takınmış herkes.


Yahu hiç mi kafanızı kurcalayan bir şey yok?

Hiç mi sorunuz yok?

Bunca olaydan sonra hiç mi aklınıza soru gelmez?

Neden, diye niçin sormazsınız?

Durun şimdi, etrafınıza bakın.

İlk hesap sorulması gereken yer neresi?

Kocaman bir ülkeyiz evet. O zaman üç beş çapulcuya mı bağırmalıyız? Yoksa üç beş çapulcuya dağ gibi civanlarımızı kaptıranlara mı? Paşam bizi de alsın askere de ne yapacağız orada? Elbette bunu söyleyenler yalan söylüyorlar. Yalancısınız. Savaş durumu olsa önce siz kaçarsınız askerlikten. Yalancısınız. Çünkü siz korkaksınız. Hesap sorulacak yeri bal gibi bildiğiniz halde işi heyecana, kolay olana vurup gösteri yapıyorsunuz. Siz gösteri adamlarısınız. Aslan görünmeden önceki avcının durumundasınız. Karşınızda aslan yok, aşağılık birkaç terörist var. Bunun çözümü de sizin bağırıp çağırmanız değil. Haydi, Irak'ın kuzeyinden gelen havan toplarının hesabını sorsun başımızdakiler biz de o zaman top yekûn arkasında duralım o iradenin. Vicdansız, namussuz Amerika'ya hesap sorsun başımızdakiler biz de arkalarında duralım. Haydi, kurumlarımız kendi öz eleştirilerini yapsınlar biz de yardımcı olalım.

En son söylediğim en tehlikelisi değil mi miting insanları için?

Bütün bunlar ne için söylendi?

Boş ver kap bayrağı mitinge gidelim. Zaten bütün yetkililer orada şiir dinleyecek, nutuk atacak. Kameralar ağlayan anaları çekecek. Haydi, biz de ağlayalım. Oturup ağlayalım. Giden 17 şehit ve daha niceleri adlarını yazdırdılar, kurtuldular sorumluluktan. Erkek aklıyla yaşar. Kadınlar duygularıyla. O miting alanlarında akıl var mıdır? Soru var mıdır, çözüm var mıdır? Duygu vardır.

Amaaan, dükkanı kapat gel işte. Akşam haberlerde nasıl çıktığımıza bakarız.

Edebiyat ne edepli bir şey. Ki, o yüzden sövemez bir yazar yazarken.

1 yorum: